Siyasal Düşünceler Tarihinde Bir Kanonik Düşünür: Siyasal Marx


Creative Commons License

Suda E. Z.

Siyasal Düşünceler Tarihinde Kanonlar Sempozyumu, İstanbul, Türkiye, 21 - 22 Aralık 2023, cilt.1, sa.1, ss.7-8

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.7-8
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Karl Marx siyasal düşünceler tarihi kanonunun en önemli ve bilinir isimlerinden biridir. Yaşadığı ve teorik çerçevesinin büyük tartışmalar ve polemikler, mücadeleler içinde üretildiği dönemde çağdaşı ve öncülü pek çok düşünürü ve siyasetçiyi eleştirmiş, kendi düşünce çerçevesi ve teorik iddiaları da bir o kadar eleştiri almıştır. Marx’a yönelik eleştiriler onu izleyen dönemde de devam etmiş ve polemik ve tartışmalar içinde bugün Marksizm diye adlandırdığımız çerçeve oluşmuştur. Bu çerçevenin üretildiği dönemin, 19.yüzyıl Avrupa’sının özgül koşulları, devrimler, köklü dönüşümler ve düşünsel, kavramsal tartışmalar Marksizmin oluşmasına ve gelişmesine katkıda bulunmuştur.

Bu çalışmada Marx’ın siyaset teorisinin ana çizgilerini, katkılarını ve özgün yönlerini tartışmak istiyorum. Bu özgün katkılar nedeniyle 20.yüzyıl boyunca ve günümüzde bile eserleri en çok okunan ve tartışılan düşünürlerden biri olmayı sürdürmektedir. Marx’ın yapıtlarını, siyasal Marx’ı kendinden sonraki katkı ve eleştiriler gözüyle değil, kendi tez ve iddialarını, dönemin özelliklerini ve içinde yer aldıkları mücadeleleri özetleyerek değerlendireceğim. Bu konuda kendi yapıtlarını temel almak, bir tür ortodoksiyi beraberinde getirmez. Çünkü onun da temel aldığı, eleştirdiği ve yeri geldiğinde tersine çevirerek ayakları üzerine oturtmaya çalıştığı öncülleri vardır. Üstelik her okuma güncel ihtiyaçlarımız ve siyasal kültürümüzün yarattığı dönemsel ve siyasal atmosfer içinde bir “yeniden okuma”dır. Buradaki kısıtlı amacımız çerçevesinde bu okuma, Marx’ın siyasal düşünceler tarihi açısından ortaya koyduğu teorik katkıyı kendinden sonraki ek, düzeltme ve çerçeveyi genişleten katkıları anlayabilmek, dahası onları üretildikleri ve sunuldukları özgül bağlamda anlayabilmek önem taşımaktadır. “Sorular ve sorunlar ne kadar ebedi ve evrensel görünürse görünsün, belli tarihsel koşullar vardır.” Siyasal düşünceler tarihi açısından ele alınan eserleri üretildikleri tarihsel ve toplumsal koşullar dikkate alınarak incelemek, günümüzün hakim düşünsel atmosferinin yarattığı kırılmayı bir ölçüde engelleyebilir.

Marx’ın yapıtları birer klasik özelliği taşımaktadır. Çünkü bir klasik, “söyleyecekleri asla tükenmeyen bir kitaptır”. Marx’ın yapıtı siyaset teorisinde eksikliği çokça hissedilen “teori”, teorik çerçeve ihtiyacına dair bir katkı oluşturduğu için de önem taşımaktadır. Bu ihtiyaç şöyle ifade edilmiştir: “Eksik olan, hem siyasi yaşamı hem de onu anlatmanın kabul edilmiş tarzlarını, yani siyaset bilimini çalışmak ve açıklamak, araştırmak ve eleştirmek için gerekli perspektifi sağlayacak bir teoridir. İşte bu teori, Marksizmdir.”

Bu çalışmada amacım 1840’lardan 1880’lerin başlarına uzanan bu teorik üretim çabasının siyasal düşünceler tarihi açısından oluşturduğu katkıyı belirli başlıklar ve tartışmalar çerçevesinde değerlendirmektir. Ele almak istediğim materyalizm, yabancılaşma ve tarihsel ilerleme gibi felsefi tartışmalardan toplumsal sınıflar ve sınıf mücadeleleri, siyasal eylem, devlet ve demokrasi, ve eşitsiz gelişme gibi daha sonraki toplumsal mücadelelere uzanan bir büyük çerçevedir. Bunu yaparken temel tezim siyasal düşünceler tarihindeki klasikler üzerine bir varsayımdan esinlendi: “Bir klasik, sürekli olarak kendisi hakkında bir eleştirel söylemler bütününü tahrik eden, ama hep onları silkeleyip üzerinden atan bir yapıttır.” Klasik, bir soy kütüğü içinde yerini alan bir yapıttır: kendinden öncekilere referansla, kendi döneminin tartışmalarını yürütür, kendinden sonrakilere üzerinde düşünecek ve hareket edecek olanaklar sağlayarak ilerler.