Olgu Sunumu: İzole Volar Tipte Distal Radioulnar Eklem Çıkığı


Kendirci A. Ş., Demirel M., Erşen A., Balcı H. İ.

27. Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi, Antalya, Türkiye, 24 - 27 Ekim 2017, cilt.51, ss.191

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 51
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.191
  • İstanbul Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: İzole distal radioulnar eklem (DRUE) çıkığı el bileğinin zorlu supinasyonu ile meydana gelen oldukça nadir bir yaralanma şeklidir. Özellikle volarçıkıkların acil servislerde ihmal edilme olasılığı yüksektir. Kapalı reduksiyonu zor olan bu yaralanmalar tedavi için sıklıkla açık reduksiyon gerektirirler. Bu çalışmanın amacı, sedasyon altında kapalı reduksiyon ile başarılı şekilde tedavi edilmiş kilitli DRUE çıkığı olgusunu sunmaktır.

Yöntem: Yirmi dokuz yaşında volar tipte DRUE çıkığı tanısı sebebiyle kapalı reduksiyon ile başarılı şekilde tedavi edilen erkek hasta klinik ve radyografik olarak incelendi.

Bulgular: Yirmi dokuz yaşında erkek hasta acil servisimize sağ elinin üzerine düşme sonrası başlayan el bileği ağrısı şikayetiyle başvurdu. Fizik muayenede el bileği pronasyon ve supinasyon hareketlerinin ileri derecede kısıtlı ve ağrılı olması dikkat çekti. Ayrıca DRUE bölgesinde boşluk ve ulna distal ucunun volar yüzde palpe edilmesi akıllara DRUE çıkığı ön tanısı getirdi. El bileği anteroposterior ve lateral radyografileri izole volar tipte DRUE çıkığı tanısını doğruladı. Tedavide ilk olarak distal ulnaya basınç uygulayıp el bileği zorlu pronasyona getirilerek kapalı redüksiyon denendi. Ancak başarı elde edilememesi üzerine kilitli bir çıkıktan şüphelenilerek bilgisayarlı tomografi (BT) istendi. BT'de, DRUE'de omuzun hill-sachs lezyonuna benzer kilitli çıkık tespit edilmesi üzerine tedavide açık reduksiyon planlanarak hasta ameliyathane gönderildi. Genel anestezi altında traksiyon ile yukarıda tanımlanan reduksiyon manevrasının uygulanması ile DRUE çıkığının başarıyla redukte edilerek açık reduksiyona gerek kalmadı. Manyetik rezonans görün- tülemede (MRG) girişim gerektirecek ek patoloji saptanmaması üzerine hasta 4 hafta atel ile takip edildi. Akabinde aktif hareketine izin verilen hastanın 3. ay kontrolünde el bileği supinasyon-pronasyon hareket arkı tam ve ağrısızdı.

Çıkarımlar: El bileğinin zorlu rotasyonel travmaları sonrası özellikle supinasyon ve pronasyon kısıtlılığı olan hastalarda DRUE çıkığı olası tanısı akla gelmelidir. Literatürde 10° ila 20° arası rotasyonda çekilmiş lateral el bileği radyografileri ile yanlış yorumlanma sonucu DRUE çıkıklarının %50 oranında atlanabileceğinden bahsedilmektedir. Bu nedenle, lateral radyografi normal bile değerlendirilse, supinasyon ve pronasyon kısıtlılığı olan hastalar olası bir DRUE çıkığını kaçırmamak adına MRG ile değerlendirilmelidir. Tedavi de öncelikle kapalı reduksiyon denenmeli, başarılı ulunmazsa açık reduksiyona geçilmelidir.